27 Aralık 2013 Cuma

Film Molası

     Geçen hafta sevgilimle oyuncularını iyi bildiğimiz Düğün Dernek filmine gidelim dedik. Adamların geçmişte yaptıkları işler ortada gülmekten yerlere yattık hepsinde. Komik işler yapmalarının yanı sıra esprileri zeki, ince. Yer aldıkları projelerde kaliteli. Ama film bizim için tam anlamıyla hüsran oldu. Zevkler tartışılmaz tabi beğenenler vardır muhakkak hatta beğenen çoktur. Bilet kuyruğu öyle kalabalıktı ki 45 dakika sıra bekledik. Filmin gişesinin iyi olacağı belli. Espriler fazla bel altı geldi bana. Yani içine küfür koyunca komik ya da doğal gelebiliyor bazen konuşmalar ama her zaman değil. Bu sefer tutmamış sinemada küfür rahatlığı. Bazı sahneleri de çok itici basit geldi. Cem Yılmaz' da küfür ediyor bolca ama adamın esprileri belli bir IQ seviyesinin üstünde hatta bazen Cem Yılmaz'ın o espriyle aslında ne demek istediğini, o an değilde bi 5-10 saniye sonra anlıyorsun. 


     Neyse Cem Yılmaz' la Düğün Dernek filmini eleştirip kıyaslamak bana düşmez ben sadece kendi fikrimi yorumumu yapıyorum. Sinema biletine para vermektense internetten de izlenebilir bu film. Diyeceğim o ki bu güzelim oyunculara yakıştıramadım böyle bir filmi daha kaliteli, güzel işler yapabilecek adamlar bunlar. 

Mutlu hafta sonları :)

Nikah İşlemleri Hakkında Bilmeniz Gereken Önemli Detaylar



    Öcelikle kendi başvuru hikayem: 15 Martta yapılacak düğünüm için ekim ayında Şişli Belediyesi' ni aradım, nikah işlemleri için bilgi aldım ve 15 Aralık civarı başvurmam gerektiğini öğrendim. 3 aylık periyotlarda nikah günü verdiklerini söylediler.  Şişli için 3 ayın geç olduğunu daha erken başvurmak gerektiğini, daha önce evlenen bir yakınımdan öğrendim. Hal böyle olunca (kasım ayı başıydı sanırım) tekrar aradım belediyeyi. Bu sefer başka bir kadın çıktı telefona ve 'sizin nikah 2014' te bu yüzden ocak ayının ilk haftası gelin' dedi. Bende rahatladım daha doğrusu rahatlamıştım. Nikah başvurusu sırasında verilen birtakım testleri sevgilim şehir dışındayken yaptırayım, o gelince de onunkileri hallederiz diye düşündüm. Bu hafta içi tekrar Şişli Belediye' sini aradım, 'testlerde bir tarih zorunluluğu var mı' diye soracaktım. Malum devlet işleri bunlar, testleri erken yaptırmışsın son 1 hafta içinde olması lazım filan gibi abuk sabuk bir şey çıkmasın karşımıza diye arayıp sorayım diye düşündüm. Hayy ben aklımı seveyim ne güzel düşünmüşüm iyi ki de arayıp sormuşum, yoksa ocak ayı başında sallana sallana gidecektik Şişli Belediye' sine. Son telefona bir adam çıktı ve beni gerçeklerle hiç düşünmeden, daannn diye, paaattt diye bir anda yüzleştirdi. 'Abla sen n'aptın taa 5 ay öncesinden alıyoruz başvuruları çok geç kalmışsın' dedi ve yerle bir oldum. Hiç boş yer yokmuş. Nikahı salonda kıydırmak istiyoruz desemde olmadı, bütün memurlar dolu dedi.
Geçmişte konuştuğum iki kadına ne diyeceğimi bilmiyorum. Yalan yanlış konuşup insanları yanlış yönlendiriyorlar. Allah belalarını versin diyeceğim olmayacak çok sinirlendim onlara. Nişanlım bir yandan tanıdık bulmaya çalışıyor ben kara kara düşünüyorum. Babamın bir akrabası başka bir belediyede müdür, o geldi aklıma akşamı zor ettim. Akşam olur olmaz onlara gittim derdimi anlattım. Adam da şaşırdı normalde 1 ay önceden açılır defter bunlar kafayı mı yemiş filan dedi. Konuşur halletmeye çalışırız dedi sonrada Şişli de hiç uğraşmayın gelin bizim belediyeye rahat rahat halledelim dedi. İçim o kadar rahatladı ki anlatamam. Perşembe günü testlerimi yaptırdım haftaya salı sonuçları alacağım. Nişanlımda Pazartesi testlerini yaptıracak 3 gün sonrada o alacak. Artık acele etmemize gerek kalmadı arada bir müdür olunca istediğimiz tarihe ve saate memur gelecek. Ama yine de test sonuçlarını alınca hemen gidip başvuralım aradın çıksın diye düşünüyoruz.

     Niye böyle uzun ve detaylı anlattığıma gelince; telefona çıkana bile inanmamak gerekiyormuş bunu anladım. Gerçi nikah işlemlerine bakan kişilerle görüştüm fen işleri müdürlüğüyle değil :) Artık bizzat gider yüz yüze mi konuşursunuz telefonda mı sorarsınız bilmiyorum ama Şişli Belediye' si bu konuda beni mağdur etti onca yıldır bu belediyeden hizmet alıyorum büyük, gelişmiş bir ilçe belediyesi sonuçta ama amatör ve eğitimsiz memurlarla çalışıyorlar ve böyle aksaklıklar çıkıyor. Ya benim başka bir belediyede tanıdığım olmasaydı, ya dedikleri gibi ocak ayı başında gitseydim ne olacaktı? Bir çok belediye için geç kalmış olacaktım. Sonuçta nikah başvurusu bu doğru düzgün ve net bilgiler vermeliler insanlara. Bu şekilde halletmiş oldum.

     Öncelikle yapmanız gerekenler
  • Bağlı olduğunuz belediyenin internet sayfasından nikah başvurusu sırasında neler istendiğini öğrenin hatta öğrenmekle kalmayıp arayın veya gidip sorun. Çünkü yazan bilgilerle gerçekte istedikleri bazen örtüşmüyor. Mesela 5 fotoğraf yazıyor orada ama 7 foto istiyorlar.
  • Kesinlikle 4-5 ay öncesinden başvurun benim yaşadıklarımı yaşamayın :) Gerçi ben ailelerin tanışması sürecinden itibaren devam eden her işlemde tam bir talihsizlik abidesi oldum ama siz siz olun şansa, belediye internet sayfasında yazanlara ve belediye çalışanlarının söylediklerine bırakmayın. Üst üste teyit alın.
  • Nikah başvurusunda istenen testleri normalde aile hekimliği (SGK olsun olmasın) ücretsiz yapıyor. Kendi aile hekimliğimize gittim doktor 'biz yapmıyoruz devlet her aile hekimine yetki vermedi, içinde 5 tane aile hekimi olan merkezlere yetki verdi' dedi ve beni Şişli Etfal' e yönlendirdi. Hal bu ki böyle bir şey yokmuş her aile hekimliği bu testleri yapıyormuş, uğraşmak istemiyorlar başlarından atıyorlar. Ki benim aile hekimim Mecidiyeköy gibi çok merkezi bir yerde yani kesinlikle yapması lazımdı. Bende bunu öğrenince kendi aile hekimimi şikayet ettim.
  • Mecidiyeköydeki aile hekiminin yanından çıktım Şişli Etfal' e gittim. Bu işlemleri devlet hastanelerinin içlerindeki aile hekimliği de yapıyor bilginiz olsun. Yalnız orasıda biz yapmıyoruz deyip beni mahalledeki aile hekimine göndermeye çalıştı. Beni buraya onlar gönderdi yetkileri yokmuş deyince, tamam yapalım dediler yarım ağızla ve vezneye gönderdiler, 35 TL karşılığında yapıyorlarmış. Halbuki devlet hastaneleri sosyal güvencesi olanlara bu işlemleri ücretsiz yapar. Kalktım vezneye gittim, vezne biz yapmıyoruz dedi. Vee en sonunda veznedeki adamla kavga ettim. Ağzıma geleni saydım çıt çıkaramadı adam. Onları da Sağlık Bakanlığına şikayet ettim. Ohh olsun.  
  • En sonunda aklıma Kurtuluş ana cadde üzerindeki Şişli Sağlık Müdürlüğü geldi, aradım saat 15:00 a kadar gelin dediler. Gittim oraya 35 TL verdim, 5 dk içerisinde röntgen çektirip kanımı verdim kurtuldum. Şişlide evlenecek olanlara ve Şişli sınırları içinde oturanlara yapıyorlar. Bu koşullarda değilseniz bile evet Şişli'ye başvuracağım deyip 5 dk içinde testlerinizi yaptırıp kurtulabilirsiniz. Not: Bazı belediyeler başvuruda akciğer filmi istemiyor ama testleri yaptırdığınız yerde size sağlık raporu verecek doktor isteyebiliyor bu filmi aklınızda bulunsun.

     Bu hafta bunlarla uğraşırken oturacağımız evin yapımında da bazı aksamalar oldu. Bazen bazı şeyler çok can sıkıyor, keyif kaçırıyor. Ama artık her işte bir hayır vardır deyip gülümsemeye çalışıyorum. Yapı olarak zaten çok çabuk morali düşen, detaylara takılan biriyim. Böyle giderse düğüne kadar eriyip gideceğim, şunun şurasında 2 ay 15 gün kaldı. Hep sorun hep sıkıntı kafama tak tak nereye kadar. Birazda keyfini çıkarmak istiyorum :))

22 Aralık 2013 Pazar

Çeyiz Düğün Ev Karmaşası ve Huzurlarınızda Bitik Halde Bir Genç Kız

     Çeyiz hazırlıkları devam ediyor. Sevdiklerim çeyizim için hediyeler almak istiyorlar bana, çok mutlu oluyorum herkesin bir şeyler yapmak istediğini görünce.

     Evimizin sıvası, astarı vs bitti 15 gün içinde ince işlerde bitecekmiş. Yarın koltuk, konsol, tv ünitesi gibi eşyaları nasıl yerleştirebiliriz diye bakmak için bilmem kaçıncı kez eve gideceğim. Ünite ve konsolu istediğimiz gibi bulamadık, country tarz mobilyalar bakıyoruz, malumunuz çok pahalılar. Biz de ünite ve konsolu bir ustaya yaptıralım dedik. Aslında tam istediğim gibi bir model buldum 2 mağazada, indirimde yapmışlar ama kulplarında ve ayaklarında ve tabi ki ölçülerinde bazı değişiklikler yapılması lazım, yarın onlarla da görüşeceğim. Ayrıca konuştuğumuz bir usta var kabataslak ölçü vermem gerekiyor yarın ona, o da bana fiyat çıkaracak. Bu yüzden yarın tv ünitesi ve konsolun yerini kesinlikle belirlemem lazım. Kafam karmakarışık. Boş ev için bunları düşünmek o kadar zor ki. Çünkü bunları hesaplayabilmek için koltukların, masanın yerlerine karar vermek lazım, adama ona göre ölçü vereceğiz çünkü. Ayy bütün gün kara kara bunları düşündüm. Üstelik ben öyle küt diye karar verebilen hemen seçim yapabilen biri değilim. Yanımda kararımı hızlandıracak birilerinin olması lazım. Nişanlım 1 haftalığına şehir dışına gitti, dönmesini bekleyemiyoruz haftaya evin ince işlerine başlanacak... O gelir gelmezde koltukların siparişini vereceğiz, kafamızda bir kaç model var ama nişanlım seçimleri tamamen bana bıraktı. Fikrini, nasıl bir şey istediğini söylüyor ama kararları bana bırakıyor, hal böyleyken ben kararsız kişilik iyice zorlanıyorum. Yemek masasını hep yuvarlak istemiştik hatta İkea'da beğenmiştik ama masa için planladığımız yere sığacak mı, bir de konsol gelecek oraya ama konsolu olacağı yerde kalorifer peteği var, peteğin oraya değilde masanın diğer tarafına mı koysak... derken kafayı yicem yedim az kaldı!!!

     Aşağıdaki modellerin kulplarını çiçekli yaptıracağız. Oymalı küçük ayaklar takılacak. Birde her ikisinin de üstünü kahverengi istemiyorum çünkü parkeler akça buz rengi (açık griye benzeyen bir renk) olacak. Mobilya beyaz olup parke gri olunca, mobilya üstlerinde eskitme kahverengi sırıtır diye düşündük. Bu iki mobilyanın üst kısımları beyaz mı olmalı yoksa parke rengine mi uyduralım açık gri gibi? Biri bana yardım etsin çıldırıcam yaa!



    Allahtan mobilya, renk, fayans, parke... gibi şeyleri önceden çok baktık araştırdık mağazalarda internette filan. Yoksa şuanda sıyırmış olurdum. Ne zormuş baştan başa bir evi oluşturmak dayayıp döşemek. Hem güzel olsun istiyorsun, hem fazla pahalı olmasın. Hem çok özeniyorsun hem çok kızıyorsun. Evin her şeyinde ince eleyip sık dokuyorsun. Öyle yapmamız gerekiyor aslında çünkü bizim kendi evimiz ve öylesine şeyler alıp 1-2 sene sonra değiştiremeyiz. Hem masraf olur hem ikide bir iş çıkar, hem içimize sinmez. O yüzden mobilya, fayans, parke, kapı, mutfak dolabı gibi temel şeyleri bir kerede düzgün yaptırmak istiyoruz. Masa örtüsü, havlu ya da bardak değil ki bunlar daha güzelini kolaylıkla alırız diyebilelim. Okuyan belki suyunu çıkarmışsın diyebilir bana ama maalesef durumlar böyle... Allah'ım şu 2 hafta bir an önce geçsede her şeyi seçip halletmiş olsak. İş sadece koltuklara tüle perdeye kalsa.

     Biliyorum şuan bir çoğunuz bu koşturmanın içindesiniz. Ben bunları kafama takmaktan, dert etmekten işin keyfini heyecanını çıkaramıyorum. Ya istediğimiz gibi olmazsa, ya beğenmezsek, ya renkler uymazsa, ya ölçü yanlışsa, ya oraya sığmazsa... derken sinirler yay gibi geriliyor bende. 

     Haftaya nikah işlemlerine başlayacağız. Al işte ondada sıkıntı var. Düğünümüz 15 martta, nikahımız salonda kıyılsın diye karar verdik. Nikah işlemlerini araştırdım netten, Şişli Belediyesi için tam 3 ay önce başvurmak gerek diye yazıyordu. Kadınlar Kulubü'nde de böyle okudum. Bende Şişli Belediyesini aradım, telefona çıkan kadında aynı şeyi söyledi. Nişanlıma söyledim onun yeni evlenen bir arkadaşı daha geç gitmek gerekiyor demiş. Tekrar aradım belediyeyi, bu sefer telefona çıkan kişi yılbaşından sonra ocak ayında gelin dedi. Tam 3 ay önceyse eğer başvuru, bu haftalarda gitmemiz lazım ama nişanlım bu gece şehir dışına gidiyor 1 hafta yok. Ocak ayındaysa eğer başvuru, nişanlım ocağın ilk haftası burda sonra yine şehir dışına gidecek ve ay sonuna kadar yok. Aralık sonu ve ocak başı sadece 2 hafta burda. Burda olduğu zamanlarda gündüzleri şirkette olacağından yine kıt kanaat izinlerinde koltuk parke masa filan bakacaktık. Al işte şimdi biz hangi arada nikah işlemlerine başlayacağız. Çocuk pasaportunu bile yeniletemedi vakitsizlikten, bu gidişle balayıda hayal olacak ayy sinirlerim bozuldu :)) Allahtan ben çalışmıyorum da bir çok şeyi araştırıp sorup soruştuyorum, daha kolaylaşıyor işimiz.

     Hadi şimdi siz söyleyin ne yapayım ben?

15 Aralık 2013 Pazar

Çeyiz Hazırlığım

Uzun zamandır yazmayı düşüüyorum bu postu ama bir türlü vakit bulup oturamadım bilgisayar başına. Off o kadar yoğunum ki... İş yok güç yok akşama kadar yat kalk dön dolaş, ne yoğunluğu allasen, tembellikten yazamadım işte :)

Baya uzun, bol fotolu ve gelin dayaları için oldukça açıklayıcı bir post olacak bu baştan söyleyeyim. Şu nişan düğün işlerine giriştiğimizden beri araştırmadığım hiçbir şey kalmadı. Tabi nette bakmadığım blog, okumadığım sitede kalmadı sanırım. Kadınlar kulubüne dahi üye oldum, ki çok faydalı bir site. Herkes her konuda bir çok şey paylaşmış girince çıkamıyorsunuz siteden. Zaten google a ne yazsam karşıma direk kadınlar kulübünü çıkartıyor. 'çeyizde kaç nevresim takımı olmalı' 'uygun fiyatlı su takımı' 'l mutfak dolabı' ... ne yazsam bu site çıktı karşıma. Neyi nerden kaç paraya alırsınız, hangi çelik tencere iyidir, renkli saplı çatal bıçak takımı kullanışlı mıdır a kadar herşey yazıyor orada. Ben müthiş faydalanıyorum haberiniz olsun. Neyse lafı çok uzattım. Kadınlar kulübü dışında, kişiler bloglarında filan çeyizleri hazırlıklar vs ile ilgili bir çok yazı yazmış. Herkes kendince en faydalıyı yazmış, tabiki benimkide bence en faydalı yazı :)
Şimdş öncelikle muhakkak bir evlilik listesi yapın kızlar. Neyi aldım, ne eksik unutuluyor valla. Ben bir çok listeyi birleştirip kendime uyarladım. Sonra her aldığınızı işaretleyin.

MUTFAK 
  • 12 kişilik günlük ve misafirlik yemek takımı. (Günlük takım 6 kişilik de olabilir)
  • 12 kişilik günlük ve misafirlik çatal bıçak takımı (Günlük takım 6 kişilik de olabilir)
  • çaydanlık
  • çay servis takımı (çay seti)
  • kahve fincanı
  • cezve takımı
  • çelik tencere seti
  • teflon-seramik tencere seti (ben seramiğe gerek duymadım, elinizden düşünce kırılıyormuş teflon yeterli olur bence)
  • düdüklü tencere
  • tava (çeşitli boylarda)
  • kek kalıpları 
  • ketıl
  • mikser
  • blender
  • tost makinası
  • ekmek kızartma makinası
  • çay makinesi (arzuya göre)
  • kahve makinası (arzuya göre)
  • narenciye sıkacağı
  • katı meyve sıkacağı  
  • salata tabakları 
  • servis tabakları 
  • kahvaltılık servis tabakları
  • saklama kapları
  • çay bardakları
  • su bardakları
  • rakı bardağı
  • bira bardağı
  • kadehler
  • kupa
  • nescafe fincanları
  • sürahi
  •  karaf 
  •  dondurma kaseleri
  • dondurma kaşıkları 
  • çerezlik 
  • fırın kapları
  • fırın tepsisi
  • kepçe seti
  • kesme tahtası
  • tepsi
  • baharat takımı
  • ekmeklik
  • rende
  • çöp sepeti
  • ekmek sepeti
  • tuzluk-biberlik
  • peçetelik
  • yağlık-sirkelik
  • çay süzgeci
  • türbişon
  • açacak
  • limon sıkacağı
  • bulaşık leğeni
  • huni
  • ceviz-fındık kıracağı
  • yumurta fırçası
  • nihale
  • sarımsak ezeceği-rendesi
  • salata kurutucu
  • erzak kavanozları ya da sepetler
  • spatula
  • bıçak seti
  • tahta kaşık seti
  • çırpma teli
  • şekerlik
  • küllük
  • oklava
  • havan
  • çekmece içi kaşıklık
  • kürdanlık
  • masa örtüsü (yine tabi günlük ve misafirlik ya da siz nasıl isterseniz)
  • perde
  • kilim-paspas
  • sofra bezi
  • mutfak önlüğü
  • eldiven
  • kurulama bezleri
  • havlular
   BANYO
  • bornoz takımı
  • hamam takımı 
  • el havluları
  • banyo havluları
  • klozet takımı
  • sabunluk-diş fırçalık takımı
  • çöp kovası
  • tuvalet fırçası
  • kirli sepeti
  • çamaşır kurutma teli
  • ütü masası
  • lif
  • mandal
  • çamaşır ipi
  • kova
  • leğen
  • vileda
  • çamaşır sepeti
  • havlu askılığı
YATAK ODASI
  • 4 adet nevresim takımı (2 takım çift kişilik kendiniz için, 2 takımda kenarda dursun misafir gelir)
  • saten çarşaf takımı (arzuya göre)
  • 2 adet battaniye (1 tanesi çift kişilik)
  • Yatak örtüsü (1 veya 2 adet)
  • Yatak koruyucu alez
  • Pike takımı
  • 4 adet yastık 
  • 2 adet yorgan
  • Dikiş seti
  • Elbise askısı
MOBİLYA ve DİĞER EŞYALAR
  • Oturma grubu
  • Yemek odası takımı
  • Yatak odası takımı
  • Sehpa (ortaya veya zigon)
  • Mutfak dolabı
  • Banyo dolabı
  • Ayakkabı dolabı
  • Televizyon sehpası ya da tv ünitesi
  • Mutfak masa ve sandalyeleri
  • Gazetelik
  • Gardrop 
  • Tüm odalar için halı ve aydınlatma, perde, tül.
  • Duvar saati
  • Koltuklar için yastık
  • Dekoratif aksesuarlar

BEYAZ EŞYALAR ve ELEKTRONİK EŞYALAR
  • Buzdolabı
  • Bulaşık makinesi 
  • Davlumbaz
  • Fırın
  • Çamaşır makinesi 
  • Kettle
  • Tost Makinesi
  • Ekmek Kızartma Makinesi
  • Blender Seti
  • Rondo
  • Mikrodalga Fırın
  • Ütü
  • Elektrik Süpürgesi
  • Saç kurutma makinesi
  • Televizyon 
  • VCD/DVD player 
  • Saç kurutma makinesi
Bana uygun gelenler bunlar, fazlası ya da başka şeyler herkesin ihtiyacı ve kesesine göre değişir. Tabi eve yerleşincede mutlaka bir sürü eksik çıkacaktır. Büyükler genelde böyle olduğunu söylüyor.

Şimdi gelelim benim aldıklarımın fotolarını paylaşmaya. Hepsinin fotosu yok elimde, netten bulup paylaşıyorum. Bazı şeyleride inşallah çekip paylaşırım.


























Kızlar umarım faydalı bir yazı olmuştur. Aldığımız şeyleri genel olarak paylaşmaya çalıştım, tek tek hepsi zor maalesef ama alınacak daha bir sürü şey var. Allah herkese yardım etsin, zor ve zahmetliymiş bu işler. Biz bir yandanda ev yaptırıyoruz onun da stresi var. Dolap kulbundan kapı koluna kadar herşeyin içindeyiz düşünün artık. 43 kiloydum düğüne kadar 40' ın altına düşeceğim galiba.

Cumartesi ilk gelinlik provama gittim çok heyecanlıydım, sadece ölçü aldılar. Ocak ayının ilk haftası dantel seçimi için yine gideceğim o zaman detaylı ölçüleri alacaklarmış. Geçen salı pasaport başvurusunu yaptım hala gelmedi ama bu hafta ulaşır elime, bir ara tur şirketlerinede bakılacak balayı için. Bir taraftan habire eşya bakıyoruz, almıyoruz ama sürekli baktığımız için oldukça bilinçlendik :) Ev bitsin alma kısmına geçeceğiz inşallah :)

Düğün ve çeyiz postları 3 ay boyunca ve düğünden sonrada devam edecek gibi görünüyor. Herkese kolay gelsin :)

 
 

21 Ekim 2013 Pazartesi

Musa Ustam Ocakbaşı

Ocakbaşını seviyorum, böyle yerlere gitmekten, mezelerini tatmaktan acayip keyif alıyorum. Musa Usta Beyoğlu' nun eskilerinden. Sahibi Musa Emici her daim işinin başında. Oğullarıda sokağın karşısındaki Ekvator Cafe' yi, işletiyor, burayı başka bir yazıda anlatırım. Mekan 3 katlı. Giriş katta ocakbaşı var ki, etrafında olmaya bayılıyorum. Ay duman oldum, üstüm başım koktu filan kaprislerim yok, ocakbaşı olsunda üstüm başım koksun hiç umrumda değil valla. Ocakbaşı olsun dedimse öyle pis, merdiven altı yerleri kastetmiyorum. Bizimde biraz kriterlerimiz var kendimizce :) Sonra her katta plazma tv ler var, rahat rahat maçınızı izleyebilirsiniz, kavga dövüş çıkmıyor burda ama derbi maçlarda dışarıdaki olaylar için birşey diyemeyeceğim. Siz burda maçınızı izleyin dışarıda kendinizi kollayın artık :) Her katta, 2 - 3 tane tv var sanırım. Maç dışındaki günlerde tatlı tatlı sanat müziği çalar fonda, Zeki Müren şarkıları en çok çalınanlar arasında. 

İster erkek erkeğe, ister kızlarla, ister sevgili veya ailenizle gidin rahat edersiniz Musa Usta' mda. Ben hepsini denedim, erkek erkeğe gelen de var, olay olmaz, laf atan, takılan olmaz içiniz rahat olsun. Adam gibi ağzıyla içiyor buraya gelenler. Dedim ya aile müessesesi. 

Görüntü olarak çok şık bir mekan canlandırmayın. Kendine has bir ocakbaşı burası. Yiyecekleri, masalar, mekan temiz. Masalarda kırmızı beyaz örtüler var. Masa örtülerinde sigara yanıkları var ama benim için önemli değil. Garsonlar, şef ilgili, servis hızlı. Maç günleri servis biraz aksayabiliyor. Haftanın 7 günü saat 12:00 ile 01:00 arası hizmette. Kalabalık gidecekseniz fiks mönüde yaptırabilirsiniz.

Gelelim fiyatlara. Beyoğlu' na göre fiyatlare uygun ama benim keseme göre biraz daha uygun olabilirdi. Mezeler 7 - 7.5 TL. Ben sadece burası için değil genel anlamda meze için 6 TL nin yeterli olduğunu düşünüyorum. Kebapları da pahalı ama ciğer şişi çok lezzetli, 24 TL. Adana - Urfa Kebaplar 15 TL civarı. Adana ve Urfası lezzetli, lahmacunu da lezzetli. Mezelerdense patlıcan soslusu güzel.Patlıcan ezmesini çok sevdiğimden her gittiğimde sipariş ediyorum ama her seferinde kötü geliyor. Peyniri iyi oluyor hep, acılı ezme, haydari, semizotlu, güzel, humusu iyi değil.

Valla beğendiklerimi de yazdım beğenmediklerimi de. Merkezi olması açısından, maç izlemek için vs gidilebilir bir yer. Ama her zaman ilk tercih olur mu orasını bilemem. Hee bir de her an alt kattaki masalardan birinde Nuri Alço' yu görebilirsiniz, Musa Usta' nın müdavimi sanırım. Ben üç kez filan görmüştüm orda.

Küçükparmakkapı Sok. No: 14 Beyoğlu
0212 245 29 32

20 Ekim 2013 Pazar

Madam Despina

Madam Despina'nın yerinden bahsedeceksem madamım kendisinden bahsetmeden olmaz. Mekana girişte fotoğrafı karşılar sizi ilk önce.


Türkiye'nin ilk kadın işletmecisidir kendisi. Çeşitli semtlerde işletmecilik yaptıktan sonra sanırım 80'li yıllarda Kurtuluş'a gelerek şimdiki meyhaneyi açmış. Eski gelenekleri yaşatmak için çok uğraş verdiği söylenir onu tanıyanlar tarafından. 2006 yılında vefat eden Madam Despina yaşarkende meyhanesinin bazı değişmez kuralları vardı, halen bu kurallar geçerlidir mekanda. Örneğin 'Herkes kendi masasında eğlenecek' der Madam; ne kadar doğru aslında, başka masaları rahatsız etmeyip adam gibi içip gitmek için. 


Bir diğer değişmez kural da masalardaki muşamba. Masaların üstünde normal örtü var, onun üstünde muşambalar örtülü. Mekanda asla limitszi içki uygulaması yok. Meyhane adabında içkiyi fazla kaçırmak, usulsüz davranmak kabul edilemez bir davranıştır. İçkide ölçü olmak zorundadır. O nedenle ki Despina müşterilerine asla limitsiz içki vermezmiş.


Gelelim Despina'nın Yeri'nde ki diğer ayrıntılara. Ayrıntı deyip geçmeyin önemli bunlar. Başta fiyattan bahsetmek istiyorum. Fiyatlar günümüz meyhane piyasasına ve diğer semtlere göre, örneğin Beyoğlu, Şişli, Beşiktaş, Arnavutköy... oldukça uygun. Mezeler 6 TL. Sıcaklar da pahalı değil, ana yemeklerde değil. Rakı da diğer meyhane ve benzeri yerlere göre 3 - 5 TL daha ucuz. Biz iki kişi 3 çeşit meze, peynir, kavun, 35 lik yeşil efe, sıcak olarakda ortaya ciğer söyledik (ana yemek istemedik çok acıkmamıştık) 110 TL hesap geldi. Mezeler taze ve oldukça lezzetli. Sıcaklarda öyle, meyhanenin paçanga böreğini daha önce gittiğimde yemiştim, o da lezzetliydi. Servis hızlı, çalışanlar güleryüzlü ve mutlu çalıştıkları belli.


Fasıl ekibi saat 20:00 dan sonra geldi. Asla ve asla burnunuzun dibine girip sizi, arkadaşlarınızı rahatsız edecek şekilde çalmıyorlar, konuştuklarınızı onlar çalarken bile hala duyabiliyorsunuz :) Para para diye kemanı klarneti gözünüze de sokmuyorlar.

Mekana farklı kesimlerden insanlar geliyor, en çok da burayı bilen müdavimler geliyor aslında. Sevdiceğinizle tatlı tatlı rakınızı içerken yan masada bir yazar, siyasetçi, sanatçı oturabilir mesela. Karşı masa da bir esnafı görebilirsiniz.


Eşinizle, ailenizle, arkadaşlarınızla, sevgilinizle rahat rahat gelip demlenebileceğiniz bir yer burası. Hatta iki sene önce yazdı sanırım, evli bir arkadaşım eşi ve henüz bir yaşında bebğiyle gelmişti, bahçede o kadar insanın ve fasılın içinde mışıl mışıl uyudu bebek. Gecenin sonuna doğru uyanmıştı sanırım. 

Yazar, siyasetçi dedimse çok şık, lüks bir mekan beklemeyin. Gayet salaş, süssüz bir yer Madam Despina'nın yeri. Masalarda muşamba var dedim yaa... Mütevazi ama düzgün tamlamasını direk hakediyor. Madam Despina için Kurtuluş'ta diyen var Feriköy'de diyen var. Oraları bilirim biraz, bence Feriköy' de. En son gittiğimde rezervasyon yaptırmamıştık Allah' tan iki kişiydik yer vardı oturduk. Siz yine de rezervasyon yaptırmadan gitmeyin.

Ahan da adresi

Feriköy Mah. Açık Yol Sok No: 9 Şişli
0212 247 33 57
 

5 Ağustos 2013 Pazartesi

DEDECİĞİM' E

Çok uzun zaman olmuş bloga yazmayalı, geri geldim sayın seyirciler. Hoş beni burda kimse okumuyor, kendi kendime yazıp kafa dağıtıyorum işte... Yoksa kime ne benden haberlerden :)